Sınıfsal Farklılıkların Düşmanı Olan Siyah Önlüklerin Etkileyici Serüveni

Türkiye’de siyah önlüklerin serüveni 1930’lu yıllarda başladı ve 1990’ların başında yerini mavi önlüklere bıraktı. Sınıfsal farklılıkların düşmanı olan siyah önlükler birçok kez tartışma konusu oldu. Defalarca revize edilmek için mecliste görüşüldü ancak gün sonunda eğitim öğretim hayatında kalmaya devam etmeyi başardı. Siyah önlük beyaz yaka kombini, 1929 ekonomik bunalımının da etkisiyle iyice hissedilen toplumsal sınıf farkının özellikle okullarda göze batmaması için alınmış tedbirlerden biriydi. Sınıfsal farklılıkların düşmanı olan siyah önlüklerin dünyadaki ilk kullanımından ülkemizdeki kullanımının son bulduğu 1990 yılına kadarki etkileyici serüveni hakkında ilginç detayları sizler için derledik. Keyifli okumalar!

1. Çıkış Noktası Hristiyan Tarikatları

Sınıfsal Farklılıkların Düşmanı Olan Siyah Önlüklerin Etkileyici Serüveni

Orta çağda Hristiyan dini mensuplarınca giyilen siyah cübbe beyaz yakalar ilahi bir anlam ve sosyolojik bir temelden beslenmekteydi. Beyaz iyiliği, saflığı ve masumiyeti temsil ederken siyah ise ölümü, yokluğu ve matemi sembolize etmekteydi. Aynı zamanda iffetli ve itaatkar olmayı simgeleyen renkleriyle kişinin yaşamının nasıl olması gerektiği ile ilgili anlamlar içermekteydi. Domaniken ve Benedikten tarikatlerine mensup kimselerin gündelik kıyafetlerini ayinlerde de giymesiyle zamanla bu elbiselere kutsiyet atfedildi. Cemaate mensup olanlar bu elbiseleri giyerken cemaatten çıkanlar ise bu kıyafeti çıkarırdı. Böylelikle kimin hangi cemaate mensup olduğu anlaşılırdı.

2. Cizvit Okulları Tarafından Kullanımı

Sınıfsal Farklılıkların Düşmanı Olan Siyah Önlüklerin Etkileyici Serüveni

Cizvitlik diğer adıyla İsa Cemiyeti, Katolik Hristiyan mezhebine bağlı bir erkek tarikatıdır. Özellikle sistemli eğitim metotları ile öne çıkan bu tarikat kısa sürede Avrupa’nın birçok yerinde okullar açtılar. Birçok kez Katolik kilisesi tarafından eleştirildi, faaliyetlerine kısıtlama getirildi. Bu okullarda hem dini hem pozitif eğitimi bir arada verdiler. Özellikle yoksul ve başarılı çocuklara verdikleri destekle tanınan cizvit okulları, hatrı sayılır seviyede düşünürü ve bilim adamını da dünyaya kazandırdı. Bu dönemde diğer okulların öğrencileri ile kendi öğrencilerini ayırt edebilmek amacıyla tek tip giyinme şartı koşuldu ve bu gelenek zamanla başka birçok eğitim kurumunu da etkiledi.

3. Üniforma Kullanımında İngiliz Etkisi

Sınıfsal Farklılıkların Düşmanı Olan Siyah Önlüklerin Etkileyici Serüveni

Okullarda üniforma kullanımı İngilizlerin başı çekmesiyle Avrupa’da yaygınlaştı. Burada da üniforma kullanımı dini ve sosyal gerekçelere dayanmaktaydı. 16. yüzyılda İngiltere’de zengin çocukları devlet okullarına gidebilirken, fakir çocuklar genelde dini tarikatların kurduğu vakıf okullarına gitmekteydi. Bu okullar kilisenin cemaati ve özellikle hayırseverler tarafından finanse edilmekteydi. Fakir çocukların giydirilmesi, eğitilmesi, beslenmesi vakıf okulları için önemli bir görevdi. Bu nedenle ilk üniformalar papaz cübbelerini andırmaktaydı. İlerleyen dönemlerde bu uygulama devlet okullarında da zorunlu hale gelerek üniformalı eğitim uzun yıllar devam etti.

4. Osmanlı’da Modern Eğitime Geçiş

Sınıfsal Farklılıkların Düşmanı Olan Siyah Önlüklerin Etkileyici Serüveni

Tanzimat Fermanı’nın ilanıyla birlikte toplumsal bir dizi reforma gidildi. Bu reformların içinde eğitim sistemi de vardı. Ülkenin mevcut durumunun üstesinden eğitim sisteminin iyileştirilmesiyle gelinebileceği görüşü hakimdi. Bu bağlamda pozitif eğitimlere ağırlık verilen reformlara gidildi. Yurt dışına gönderilen bürokratların edindikleri deneyimlerden yararlanarak kapsamlı çalışmalar yapıldı. Bu reformlar için Avrupa’daki uygulamalar örnek alındı. Bu okulların eğitim müfredatları örnek alınarak uygulanmaya çalışıldı. Aynı zamanda öğretmen ve öğrencilerin kılık kıyafetleri ile ilgili düzenlemeler yapıldı.

5. Osmanlı Eğitiminde Siyah Önlükler

Sınıfsal Farklılıkların Düşmanı Olan Siyah Önlüklerin Etkileyici Serüveni

Osmanlı’da siyan önlük zorunluluğu gayri müslim okullarının etkisiyle yaygınlaştı. Özellikle Fransız ekolünden gelen okullar tarafından siyah önlüklü üniformalar kullanıldı. Notre Dame de Sion gibi eğitim kalitesiyle nam salmış okullar İstanbul’da açıldı. Modern eğitim veren bir o kadarda Hristiyan geleneklerine bağlı olan okul, siyah önlük kullanımı konusunda öncülerden oldu. Ardından gelen St. Joseph ve diğerleri de benzer şekildeki gelenekleri devam ettirdi. Müslüman ailelerin çocukları da bu okullarda eğitim almaktaydı. Bu okullar aynı zamanda hem kılık kıyafet hem izledikleri eğitim metotlarıyla Türk eğitim sistemini de büyük ölçüde etkilediler.

6. Cumhuriyet Dönemi Uygulamaları

Sınıfsal Farklılıkların Düşmanı Olan Siyah Önlüklerin Etkileyici Serüveni

Cumhuriyetin ilanıyla birlikte eğitim ve öğretimde birliği sağlama çalışmaları kılık kıyafette de uygulanmaya çalışıldı. Her ne kadar ilk başlarda şapka, ceket, pantolon kombini denense de hem yoğun talebe terzilerin karşılık verememesi hem de ailelerin ekonomik durumlarından dolayı bu uygulamada ısrarcı olunmadı. Akabinde 1929 ekonomik bunalımının etkisiyle daha ucuz bir yöntem olan siyah önlüklerin kullanımı uygun görüldü. 1934 yılıyla birlikte de siyah önlükler kullanılmaya başlandı. Sınıfsal farklılıkların düşmanı olan ve uzunca bir müddette kullanımına devam edilen siyah önlüklerin cumhuriyet dönemindeki etkileyici serüveni böyle başlamış oldu.

7. Siyah Önlüğün Ekonomik Nedenleri

Sınıfsal Farklılıkların Düşmanı Olan Siyah Önlüklerin Etkileyici Serüveni

Cumhuriyetin ilk yılları ülkece eğitimde seferberliğe gidilen yıllardı. Modern ve nitelikli eğitim amaçlanmaktaydı. Eğitimin tüm ülkede eşit ve herkes tarafından erişilebilir olması esastı. Eğitimde çocuklar arasında sınıfsal eşitsizliklerin hissedilirliğini azaltmak için siyah önlük beyaz yakanın kullanımına geçildi. Bu uygulama hem veliyi hem öğrenciyi toplumsal anlamda korumak gayesi güdüyordu. 1942 yılında yayımlanan bir tamimle önlük dikiminde pahalı kumaşların kullanılmaması belirtilmişti. Önlük yapımında yerli kumaş kullanımı teşvik edildi. Bu sayede yerli üretim ve tüketim önem kazanıyordu.

8. Toplumsal Sebepleri

Sınıfsal Farklılıkların Düşmanı Olan Siyah Önlüklerin Etkileyici Serüveni

Siyah önlükler cumhuriyet tarihinin eğitim ve öğretimdeki sembolleriydi. Kullanımında ekonomik gerekçeler etkiliydi. Ancak bunun yanında pek çok başka nedeni de vardı. Tüm yurtta kullanılan siyah önlükler milletçe bir bütün olmayı o yaşlarda aşılıyordu. Kimsenin kimseye bir üstünlüğü olmadığı daha ilkokul sıralarında akıllara kazınıyordu. Tüm çocuklar eşit ve bu memleketin imtiyazsız evlatlarıydı. Bu sayede vatanına aidiyet duygusu da gelişmekteydi. Kalkınmakta olan bir toplum için en önemli ilke eşitlikti. Sınıfsal farklılıkların düşmanı olun siyah önlüklerin Türk eğitim sistemindeki serüveni etkileyici bir öneme sahipti.

9. Tartışmaların Odağındaki Önlükler

Sınıfsal Farklılıkların Düşmanı Olan Siyah Önlüklerin Etkileyici Serüveni

Siyah önlüklerin uzun yıllar kaldırılıp kaldırılmayacağı tartışıldı. Tartışmaların odağında Hristiyan gelenekten gelmesi etkiliydi. Tepkiler bununla da kalmadı. Hatta faşizmin 2. Dünya Savaşı’nda yükselişe geçmesiyle tartışmalar iyice alevlendi. Hitler ülkesine öykünülmekle bile suçlanıldı. Halbuki gerekçeler son derece basitti. Eğitimde kıyafet zorunluydu ve bu zorunluluk en ucuz şekilde halledilmeliydi. Onlarca nesil ağabeyinin, ablasının önlüklerini giymişti. Her çocuğa yeni bir önlük almak o yıllarda ne makul ne sürdürülebilirdi. Ancak bunca tartışmaya rağmen en uzun süre eğitim ve öğretim hayatında kalan yine siyah önlükler oldu.

10. Bir Devrin Sonu

Sınıfsal Farklılıkların Düşmanı Olan Siyah Önlüklerin Etkileyici Serüveni

Doksanlı yıllara gelindiğinde tartışmaların odağındaki siyah önlüklerin devri artık son buldu. Gerekçe olarak çocukların psikolojisini kötü etkileyebileceği gösterildi. Köklü bir değişiklik olmadı. Siyah önlükler yerini mavi önlüklere bıraktı. Ta ki 2000’li yıllara kadar. Eğitimde kılık kıyafet serbestliğine geçilmesiyle önlükler yerini üniformalara bıraktı. Onlarca neslin ortak noktasıydı siyah önlükler. Cumhuriyetin simgesiydi. Toplumsal adaletin okul sıralarında sağlanmasıydı. Milletvekili çocuğu da esnaf çocuğu da önlük giydikten sonra hepsi birdi. Birçok nesil hala siyah önlükleri tebessümle yâd ederken birçoğumuz için sadece bir nostaljiden ibaret.

Mobil sürümden çık