Gizemli Mısır Piramitleri Hakkında Bilmediğiniz Şaşırtıcı Gerçekler

Zamana meydan okuyan piramitler, kralların ruhunun tanrılara katılmasına yardımcı olmak için yapıldı. Piramitler; yapılış yolları, şekilleri ve hakkında ortaya atılan çeşitli teorilerle en çok merak edilen yapılar arasında yerini aldı. Dünyanın yedi harikasından biri olan ve günümüze kadar ulaşan bu yapılar, yapıldıkları günden beri gizemini korumaya devam etti. Yıllardır sırrı tam olarak çözülemeyen piramitlerle ilgili bir sürü iddia ortaya atıldı. Teknolojinin de gelişmesiyle yeni bir boyut kazanan araştırmalar sayesinde oldukça ilginç gerçekler ortaya çıktı. İşte sizler için araştırdığımız gizemli Mısır Piramitleri hakkında muhtemelen bilmediğiniz en şaşırtıcı gerçekler… Keyifli okumalar!

1. Köleler Yapmadı

Piramitlerin inşaatında kölelerin kullanıldığına inanılır ancak işin aslı öyle değildir. Piramitleri yapan kişilerin mezarlarının ve Vadi el-Carf papirüslerinin bulunması bunun en büyük kanıtıydı. Bir mezarlarının olması, piramitlerin inşasındaki rollerinin bir onur olduğunu ve kölelere gösterilecek bir muamele olmadığını gösteriyordu. Mısır bilimciler, bu kişilerin köle değil, daha ziyade düşük gelirli ailelerden gelen gönüllü çalışanlar olduğundan oldukça emindi. Ayrıca işçiler, emekleri karşılığında günlük olarak ödeme alıyordu. Çalışanların işlerine devam edebilmeleri için sağlıklı ve güçlü olmaları gerekiyordu. Bunun için de işçilere ücretsiz yiyecek ve sağlık hizmeti veriliyordu.

2. Yapım Aşaması

Piramitlerde kullanılan taşlar, taş ocağından çıkarıldı. Taş ocağında çalışan Mısırlılar; taşın yüzeyine oluklar açıp, içine tahta takozlar yerleştirip, suyla ıslatarak taşları büyük bloklar halinde kesti. Kesilen bloklar, Nil Nehri üzerinden tekneler ile Gize bölgesine taşındı. Tonlarca ağırlıktaki blokları karada ilerletebilmek için işçilerden oluşan grupların çektiği büyük kızaklar kullanıldı. Kızakların önüne su dökülerek ıslatılan kum, sürtünmeyi azaltarak taşımayı kolaylaştırdı. Piramidin dışına yapılan rampalar, taşları yukarı çıkartmak için kullanıldı. İnşasında 10 bin kadar kişinin çalıştığı düşünülen piramitlerin, bir tanesinin yapımı yaklaşık 20 yıl sürdü.

3. Parlayan Kaplamalar

Gizemli Mısır Piramitleri hakkında hiç bilmediğiniz gerçekler arasında en şaşırtıcı olanı, piramitlerin dışının bir zamanlar parladığıydı. İlk yapıldıkları zamanlarda Mısır Piramitlerinin dışı kireç taşlarıyla kaplıydı. Kireç taşlarının yüzeyi iyi derecede pürüzsüzleştirildi ve daha parlak hale gelmesi için cilalandı. Bu şekilde parlatılan kireç taşı, üzerine vuran Güneş ışınları sayesinde; bir ayna görevi görerek, elmas gibi parlıyordu. Parlak kaplamaların bazıları, 1303 yılında gerçekleşen büyük depremde söküldü. İlerleyen dönemlerde doğa olaylarının da etkisiyle yıpranan dış kaplamalar, 19. yüzyılda başka yapılarda kullanılmak üzere alındı. Bu nedenle piramitlerin parlak yüzeyleri günümüze kadar ulaşamadı.

4. Bulunduğu Yerin Gizemi

Mısır bilimcilere göre, piramitlerin nasıl hizalanacağına yıldızlar yol gösterdi. 1980’lerde Robert Bauval tarafından yapılan araştırmalarda Orion kuşağının 3 yıldızının konumuyla, Gize’nin 3 piramidinin aynı hizada olacak şekilde yapıldığı ortaya çıktı. Hizalama esnasındaki ölçümleri o kadar doğruydu ki, yalnızca 0.05 derecelik bir hata payı vardı. Virginia Trimble ve Alexander Badawy adlı iki kişinin araştırmalarına göre, Kutup Yıldızı’ndan da faydalanan Mısırlılar, piramitleri kuzeye bakacak şekilde yaptı. Son olarak da Büyük Gize Piramidinin köşeleri, ana yönler olan kuzey, güney, doğu ve batı ile aynı hizada olacak şekilde yapıldı.

5. Sekiz Kenarlı Piramit

Bugüne kadar yapılan bütün piramitlerin 4 kenarı vardı. İlk bakışta Gize Piramidi de 4 kenarlı gibi görünmekteydi ancak yapılan keşifte böyle olmadığı anlaşıldı. Piramidin dört tarafının her biri, ilk bakışta fark edilemeyen fazladan girintiler içeriyordu. Bu keşif, 1940 yılında P. Groves adlı bir pilotun Gize Piramidinin üzerinde uçtuğu sırada yapıldı. Uçuş esnasında çekilen fotoğraflarda piramidin kenarlarındaki ince ve iç bükey olan çizgiler görülebiliyordu. Her zaman görüntülenemeyen bu çizgiler, ancak piramide yukarıdan, uygun ışık altında ve belirli zamanlarda bakıldığında fark ediliyordu. Bu fotoğrafa göre, Gize Piramidinin 4 değil 8 kenarı vardı.

6. Matematik ile İlişkisi

Mısırlılar, her konuda olduğu gibi matematik hakkında da oldukça bilgiliydi. Piramitlerin yapımında kullanılan ölçüler, şaşırtıcı gerçekleri ortaya çıkardı. Araştırmacılar, Pi sayısının Büyük Keops Piramidinin tasarımında kullanılmış olabileceği fikrini öne sürdü. Bunun üzerine John Taylor, piramidin çevresini yüksekliğine bölerse, ortaya çıkan değerin 2 Pi’ye eşit olduğunu keşfetti. Aynı zamanda Keops Piramidinin yüksekliğinin 1 milyar ile çarpımı, yaklaşık olarak Güneş ile Dünya arasındaki mesafeyi veriyordu. Gize’de bulunan 3 piramitte de matematik kullanıldı. Kenar uzunlukları birbirleriyle orantılı olan bu 3 piramit, aralarında bir Pisagor üçgeni oluşturacak şekilde düzenlendi.

7. Basamaklı Piramit

Basamaklı Piramit, Antik Mısırlılar tarafından yapılan ilk piramitti ve en eski taş yapı olarak biliniyordu. Daha önceleri krallar “mastaba” adı verilen dikdörtgen mezarlara gömülürdü. Firavun Djoser, bedeninin ahirete ulaşabilmesi için bir merdiven anlamına geldiğinden, mezarının basamaklı olarak inşa edilmesini istedi. 6 katlı olarak yapılan piramit, bu nedenle Djoser’in Piramidi olarak da biliniyordu. Bundan önce yapılan piramitler çamur kiremitlerden yapılırken, Basamaklı Piramit granit ve kireç taşından yapıldı. Bu sayede, piramidi yapan kişi olan Vezir İmhotep, dış yüzeyi parlayan piramidi Nil Nehri’nin öbür kıyısından görebiliyordu.

8. Nil Nehri’nin Batısı

Eski Mısır kültürü batıl inançlarla doluydu. Bu inançlar, piramitlerin konumunun bile mitolojiye göre belirlenmesine neden olmuştu. Eski Mısırlılar için öbür dünya ve Güneş iç içeydi. Zamanla Güneş’in doğuşu ve batışı ile uykuda olan tohumların büyümesi ilişkilendirildi. Aralarındaki ilişki sayesinde batan Güneş ölümü simgelemeye başladı ve Güneş her gece batıda öldü. Nil Nehri’nin batısı, güneşin battığı yer olduğu için, ölüler diyarına geçişi simgeliyordu. Firavunların ruhlarının, tekrar doğmadan önce, batan Güneşle bağlantı kurması gerekiyordu. Bu nedenle Piramitleri, Nil’in batısına yerleştirerek, metaforik olarak ölümü simgeleyen bölgede yaşadılar.

9. Zamanı Söyleyen Piramit

Mısır Piramitleri hakkında bilmediğiniz gerçekler listesinde 9. sırada, Antik Dünyanın Yedi Harikasından biri olan gizemli Gize Piramidi hakkında şaşırtıcı bir bilgi var. Birçok nedenden dolayı etkileyici olan Gize Piramidi, zamanı da söylüyordu. Devasa bir güneş saati gibi davranan yapı, taşa yapılan işaretlerin üstüne piramidin gölgesinin düşmesiyle saati gösteriyordu. Ekim ve mart aylarında piramidin gölgesi, mevsimleri ve yılın uzunluğunu gösterirdi. Bunların yanı sıra gündönümü ve ekinoksları da işaret ediyordu. Bütün bu özellikleri, Mısırlıların güneş yılını tanımlamasına yardımcı oldu.

10. Piramitteki Elektrik

Piramitlerdeki duvar resimlerine göre Mısırlılar, yeryüzüne yayılan elektromanyetik dalgalar üzerine çalışmalar yaptı. Piramidin dış yüzeyinde elektriği iletmeyen; alt katmanında ise içerisindeki magnezyum sayesinde elektriği ileten kireç taşı kullanıldı. Tünellerde ise, havanın iyonize olmasını sağlayan granit kullanıldı. Nil Nehri’nin yükselen suları tünellerden geçerken, alt katmanlardaki elektromanyetik alanın üst katmanlara iletilmesini sağladı. Piramidin tepesinde bulunan ve günümüze ulaşamayan altın kaplı bölüm, iyonların iyonosfere aktarılması ile elektrik üretti. Bu şekilde üretilen elektrik dalgaları da etrafı aydınlattı.