1. Anasayfa
  2. Seyahat

Devrim Ülkesi Küba’nın En Büyüleyici Gözde Yerleri


0

Karayipler’in incisi, modern çağın nostaljik adası, devrimin simgesi ve kültürün merkezi Küba… Gerek dünya genelindeki çizgiden ayrılan yönetim şekli gerekse Amerika ile yaşadığı anlaşmazlıklarla hep ilgi çeken bir ülke olmuştur. Ülkede sosyal ve ekonomik yaşam diğer ülkelerden oldukça farklıdır. Ülke ekonomisi SSCB’nin yıkılmasıyla gerilemeye başlamış ve sosyalizmin getirisi olarak bireyler arasında maksimum seviyede eşitlik ilkesi uygulanmaya başlanmıştır. Küba Devrimi’nin ardından Amerika, bu ülkeye 56 yıl ambargo uygulamış, bunun sonucunda da egzotik bir ülke ortaya çıkmıştır. Kendine has tarzıyla ilginizi çekecek, Devrim ülkesi Küba’nın en büyüleyici gözde yerleri listesini sizler için hazırladık. Keyifli okumalar!

1. Eski Havana

Devrim Ülkesi Küba'nın En Büyüleyici Gözde Yerleri

Eski Havana, İspanyolların şehri ilk inşa etmeye başladıkları bölge ve turizmin kalbidir. Havana şehrinin en eski yerleşim bölgesi olmakla birlikte mimari yapısı ile öne çıkan ve devrim ülkesi Küba’nın en büyüleyici gözde yerleri arasında ilk sırayı almayı fazlasıyla hak ediyor. Bu harika şehrin bu bölgesi, eline fotoğraf makinesi alıp, bol bol fotoğraf çekmek isteyenler için harika bir seçim olabilir. Eski Havana, rengarenk evleri, eski kaldırımlı sokakları ve her tarafta her an karşınıza çıkabilecek eski model Amerikan arabaları ve sokaklarda müzik yapan insanlarıyla sizlere muhteşem bir nostalji sunabilir. Bu müthiş turistik ve nostaljik alan, 1982’de UNESCO Dünya Mirası listesine girmiştir.

2. Devrim Meydanı

Devrim Ülkesi Kübanın En Büyüleyici Gözde Yerleri

Orijinal ismi Plaza De La Revolución olan Devrim Meydanı, sahip olduğu 12 kilometrekare alan ile Dünya’nın en büyük meydanları arasında 31.sıradadır. Bu meydan, ülke çapında yaşanan bütün protestoların ve eylemlerin merkezidir. Fidel Castro’nun çağrısıyla 1 Mayıs’ta, bu meydanda milyonlarca insan toplanmıştır. Bu tarz gösteriler günümüzde de devam etmektedir. Devrim Meydanı’nın en önemli simgesi ise, halk tarafından en çok seviyi toplayan, sömürge yönetimine karşı giriştiği eylemler sonucu sürgün edilen, İspanyollar ile yaşanan çatışmada hayatını kaybeden Jose Marti’nin anıtıdır. Aynı zamanda meydandaki İçişleri Bakanlığı binası üzerinde Che’nin demirden silüeti bulunur.

3. El Morro Kalesi

Devrim Ülkesi Küba'nın En Büyüleyici Gözde Yerleri

İsmini İncil’de yer alan üç Magi’den alan El Morro Kalesi, 1589 yılında İspanyollar tarafından, Havana Körfezi’nin girişini Kolonyal dönemde yapılan korsan saldırılarına karşı korumak amacıyla yapılmıştır. Küba’da bulunan en eski kale olan bu yapının tasarımı İtalyan mühendis Battista Antonelli’ye aittir. UNESCO Dünya Tarih Mirası listesinde yer alan bu devasa yapı, okyanusun müthiş güzelliğini ve Havana şehrinin manzarasını seyretmek için harika bir yerdir. İspanyolca “morro” kelimesi anlam olarak da, denizden net görülebilen ve bu sebeple seyir simgesi olarak hizmet eden bir kaya anlamına gelmektedir. Kele, içerisinde tarihi toplar, silahlar ve türlü savaş aletlerinin bulunduğu bir de müze barındırmaktadır.

4. Varadero

Devrim Ülkesi Küba'nın En Büyüleyici Gözde Yerleri

Varadero, Küba’nın Matanzas şehrine bağlı bir tatil köyüdür. Karayipler’de bulunan en büyük sayfiye alanlarından biridir. Fidel Castro bu köye gelerek, kendisi İspanyol olduğundan dolayı, yalnızca İspanyol otelleri açmıştır. Bu bölgede otellerde işçi olarak çalışan Kübalılar haricinde hiç Kübalı yoktur. Eski zamanlarda Al Capone’un bu tatil köyünde bulunan aynı isimli Varadero Plajı’nda güneşlendiği söylenir. Okyanus’ta yüzmek ve dalgalarla oynamak için harika bir yerdir. Burada büyük yunus çiftlikleri bulunur. Bu çiftliklerde yunuslar ile yüzmek mümkündür. Hatta bu yunusların insanları öpmek gibi ilginç bir özellikleri de vardır. Muhteşem doğası ile de adeta göz kamaştırmaktadır.

5. Devrim Müzesi

Devrim Ülkesi Küba'nın En Büyüleyici Gözde Yerleri

Önceden Başkanlık Sarayı olarak kullanılan Devrim Müzesi, 1920 yılında yapımı tamamlanmıştır. Binanın iç duvarlarındaki kurşun delikleri, devrimci üniversite öğrencilerinin 13 Mart 1957’de saraya düzenledikleri saldırıdan kalmadır. Müze, Che Guevara’nın kişisel eşyaları ve tavanlara yapılmış özel resimler gibi kadar bin bir türlü özel ve değerli eşyayı bünyesinde barındırır. Küba’da kesinlikle ziyaret edilmesi gereken yerlerden birisidir. Müzedeki Küba tarihi sergileri, çoğunlukla 1950’lerin devrimci savaşı dönemine ve Küba’nın 1959 sonrası tarihine adanmıştır. Diğer bölümler ise, İspanya’ya karşı 1895-1898 tarihleri arası yürütülen Bağımsızlık Savaşı da dahil olmak üzere, devrim öncesi Küba’ya adanmıştır.

6. Ulusal Hükümet Binası

Devrim Ülkesi Kübanın En Büyüleyici Gözde Yerleri

Küba’nın başkenti Havana’da bulunan halka açık olan ve en çok ziyaret edilen yerlerden biridir. Bina, zamanın Küba başkanı Gerardo Machado tarafından 1926-1929 yılları arasında yaptırılmıştır. “El Capitolio” 270×91 metre boyutlarındadır. Tasarımı Beyaz Saray olarak bilinen A.B.D Kongre Binası ile karşılaştırılsa da, tamamen bir kopyası değildir. Beyaz Saray’dan ölçü olarak daha farklı ve yapı bakımından da içerik bakımından da daha zengindir. İnşaatında 3000’den fazla kişi çalışmış ve yaklaşık 3 yılda tamamlanmıştır. Aynı zamanda Havana’nın en yüksek binasıdır. Dünya’nın en büyük üçüncü kapalı heykeline ev sahipliği yapmaktadır. Küba Hükümeti, bu binayı Küba Ulusal Meclisi olarak kullanmak üzere restore etmektedir.

7. Büyük Havana Tiyatrosu

Devrim Ülkesi Küba'nın En Büyüleyici Gözde Yerleri

Büyük Havana Tiyatrosu, Belçikalı mimar Paul Belau tarafından tasarlanıp, mühendisler Purdy ve Henderson tarafından 1914’te eski Tacón Tiyatrosu’nun bulunduğu yere inşa edilmiştir. Bu inşaatın en ilginç özelliği, Havana’daki göçmenlerin bu inşaatta toplum hizmeti olarak çalışmış olmalarıdır. 1960 yılından bu yana her iki yılda bir Uluslar arası Havana Bale Festivali’ne ev sahipliği yapmaktadır. Yalnız tiyatro salonu olarak değil, aynı zamanda da birçok ünlü heykeli içerisinde bulunduran bir de müze bölümü vardır. Havana şehrinin en işlek yerlerinden birisinde bulunan ve estetik yapısıyla insanı cezbeden bu eser, devrim ülkesi Küba’nın en büyüleyici gözde yerleri arasında en önemli yeri almıştır.

8. Reina Takımadaları

Devrim Ülkesi Kübanın En Büyüleyici Gözde Yerleri

Kristof Kolomb tarafından İspanya Kraliçesi 1.Isabella’i onurlandırmak için seçilmiş bir takımadadır. 2010 yılında, bu takımadanın üzerine bir Milli Park kurulmuştur. 2.170 kilometrekare alanı ile Küba’nın en büyük takımadasıdır. Muhteşem bir görünüme sahip olmasının yanı sıra, dalış ve balıkçılık için sık bir uğrak yeri haline gelmiştir. Eskiden Fidel Castro’nun balık tutmak için en çok geldiği yer olduğu bilinmektedir. Küba’nın en ünlü tüplü dalış mekanı olarak da kabul örmüştür. Tüplü dalış yapan kişiler sualtında, birçok kanyon, tepe ve mağara görme imkanına sahip olur. Reina takımadaları, muhteşem havası, manzarası ve etkinlikleri ile devrim ülkesi Küba’nın en büyüleyici gözde yerleri arasında yerini almıştır.

9. Meryem Ana Katedrali

Devrim Ülkesi Kübanın En Büyüleyici Gözde Yerleri

Meryem Ana Katedrali, Santiago de Cuba şehrinde ilk dikkat çeken tarihi yapıdır. Eser, Küba barok mimarisinin çarpıcı bir örneğidir. Bir Katolik kilisesi erkek tarikatı olan Cizvitler tarafından 1748 yılında inşa edilmeye başlanmış ve 29 yıl sonra, 1777 yılında Fransiskenler tarafından tamamlanmıştır. İki devasa çan kulesi, kakma sütunlarla bezeli cepheyi görmektedir. Katedralin içerisinde bulunan St. Cristopher heykeli ziyaretçilerde hayranlık uyandırmaktadır. Yapı içerisindeki tonozlu tavanlar ise mekana ayrı bir büyü katmaktadır. Christopher Columbus’ un 1796 yılında bu katedrale gömüldüğü ancak Küba bağımsızlığını kazandıktan sonra 1898 yılında mezarın İspanya’ya taşındığı ileri sürülmesine rağmen bu iddia hiçbir zaman kanıtlanamamıştır.

10. Kemik Adası

Devrim Ülkesi Küba'nın En Büyüleyici Gözde Yerleri

Cayo Hueso; Centro Habana bölgesinde yer almaktadır. Ada, önceki yerlileri tarafından mezarlık olarak kullanıldığı için kemik kalıntılarıyla dolu olduğu söylenir. Bu yüzden bu ismi almıştır. Bölgede ağırlıklı olarak Afro-Kübalılar yaşamaktadır. Bölge, içerisinde işçi sınıfı mahallesi, Callejón de Hamel (Hamel Sokağı), Fragua Martiana Müzesi ve Parque de los Mártires Universitarios (Parque de los Mártires Üniversitesi) gibi birçok tarihi ve kültürel yapıyı barındırmaktadır. Ada zengin su kaynaklarına sahip olduğu için İngilizce’ye Key West (Batı’nın Anahtarı) olarak çevrilmiştir. Bölgenin en eski yerleşimi olan Eski Kasaba, Key West Kütüphanesi ve Ernest Hemingway Evi adanın en çok ziyaret edilen mekânlarındandır.

  • 0
    alk_lad_m
    Alkışladım
  • 0
    be_endim
    Beğendim
  • 0
    e_lendim
    Eğlendim
  • 0
    destekledim
    Destekledim