Tüm zamanların en sevilen müzik gruplarından olan Queen’i çoğu gruptan ayıran birçok sebep bulunmaktadır. Bunlardan biri de Freddie Mercury’dir. Freddie Mercury, çoğu insan tarafından gelmiş geçmiş en iyi vokal olarak tanınmaktadır. Müzik başarısının yanı sıra Freddie Mercury, hayatında da her zaman şahsına münhasır bir kişi olmuştur. Queen grubunun efsane adı Freddie Mercury’ye dair az bilinen gerçekler bulunmaktadır. Bu gerçekleri sizler için listeledik. Keyifli okumalar!
1. Freddie Mercury’nin Hayatının İlk Yılları
Freddie Mercury, 5 Eylül 1946 yılında Zanzibar’da dünyaya gelmiştir. Gerçek ismi Farrokh Bulsara’dır. Doğumundan bir yıl sonra ailesiyle birlikte Hindistan’a taşınmıştır. Çocukluk yıllarında oldukça utangaç olduğu bilinmektedir. Arkadaşlarının ona ‘Freddie’ adıyla hitap etmesiyle bu ismi benimsemiş ve imzasını bile değiştirmiştir. Freddie Mercury, 17 yaşına girdiğinde ailesinin aldığı kararla İngiltere’ye taşınmıştır. Okul hayatına orada da devam eden Freddie, sanat dersleri harici çoğu derste başarısız bir öğrenci olarak bilinmektedir.
2. Gruba Dahil Oluşu
Freddie Mercury, gençlik yıllarında Brian May ve Roger Taylor ile tanışma fırsatı buldu. Brian May ve Roger Taylor, amatör bir rock grubunda çalan müzisyenlerdi. Vokallerinin gruptan ayrılmasıyla Freddie Mercury gruba vokal olarak dahil oldu. Ardından bas gitara da John Deacon’un geçişiyle grubun kemik kadrosu oluştu. Queen grubunun temelleri bu şekilde oluştu. Freddie Mercury, Queen grubunun vokali olması dışında grubun ismini bulan, sahne kostümlerini ve grubun logosunu da tasarlayan kişiydi. Bu yeteneği de Queen grubunun efsane adı Freddie Mercury’ye dair bilinmeyen gerçekler arasında yer almaktadır.
3. Aşk Hayatı
Freddie Mercury, uzun süre boyunca Mary Austin isimli kadına aşıktı. Hatta ilişkileri evlilik aşamasına kadar gelmişti fakat uzun yılların ardından bu ilişki sona erdi. Freddie Mercury, bu ilişkisinin sona ermesinin ardından cinsel tercihi konusunda kamuoyuna açıklamalar yapıldı. Mercury, basında erkeklerle birlikte olmaya başladığı konusundaki iddiaları doğrulayarak eşcinsel olduğunu açıkladı. Bu kararının arkasında sonuna kadar durdu. Grup üyesi arkadaşlarının desteğinin yanı sıra eski aşık olduğu kişi olan Mary Austin’de onun destekçisi oldu. Freddie Mercury, son nefesini verirken bile Mary onun yanındaydı.
4. Estetiği Reddedişi
Freddie Mercury, hayatında dişleri yüzünden her zaman alay konusu olmuştur. Ön dişlerinin dışarı doğru çıkık gözükmesinden dolayı diğer insanlar tarafından hayatı boyunca dalga geçilmesine maruz kalmıştır. Ünlü olduktan sonra da medyada bu sıkça dile getirilmiştir. Freddie Mercury’ye gelen birçok estetik ameliyatı teklifi ise Freddie tarafından olumsuz karşılandı. Bu ameliyatın sesine etki etmesinden ve şarkı söyleme yeteneğini olumsuz etkilemesi olasılığından ötürü böyle bir ameliyat olmayacağını açıkladı. Freddie Mercury için müzik her şeyden önemliydi.
5. Tuhaf Yatak Başlığı
Queen grubunun efsane adı Freddie Mercury’ye dair gerçekler arasında yatak başlığı olarak piyano kullanışı da bulunmaktadır. Müzik onun hayatının her noktasındaydı çünkü böyle olmasını istiyordu. Uyumadan önce veya uyurken aklına gelebilecek şarkıları, melodileri kaçırmamak için yatak başlığı olarak bir piyano kullanmaktaydı. Freddie Mercury, her ne kadar piyano önünde çok görünmekten çekinse de bu konuda da fazlasıyla yetenekliydi. Freddie, kendini iyi bir piyanist olarak görmese de dünya onu piyano başında çok sevmekteydi.
6. Kendine Has Mikrofon Tutuşu
Freddie Mercury’nin kendine has tarzlarından birisi de mikrofon standı kullanmayışıdır. Başlarda mikrofon standı kullansa da bir konser esnasında mikrofonu yerinden çıkartmaya çalışırken standın yarısını da çıkartmıştır. Bu şekilde konsere devam etmiş ve bu durum çok hoşuna gitmiştir. Sahnede daha özgürce hareket etmesini ve daha doğal hissetmesini sağlamıştır. Bu olayın ardından Freddie Mercury, konserlerde hep kendine has olan yarım mikrofon standını kullanmıştır. Freddie Mercury, canlandırmalarında da en çok dikkat edilenler arasında yarım mikrofon standı yer alır.
7. Efsanevi Live Aid Konseri
Freddie Mercury, Queen grubunun diğer üyeleriyle yaşadığı sorunlar sonrasında kariyerine bir süre solo devam etme kararı almıştır. Solo kariyerinde aradığını bulamayan Freddie, ait olduğu yere arkadaşlarının yanına dönmüştür. O sıralarda düzenlenen Live Aid yardım festivali için Queen grubuna teklif gelmiştir. Freddie Mercury ve diğer grup üyeleri uzun sürenin ardından bu kadar büyük bir kitle karşısına çıkma fikrine başta çekinseler de bu teklif olumlu yanıtlanmıştır. Queen’in o sahnede gösterdiği performans hala gelmiş geçmiş en iyi sahne performansları arasında gösterilmektedir.
8. Show Must Go On Hikayesi
Freddie Mercury’nin ölümcül bir hastalık olan AIDS ile başı dertteyken Brian May ile birlikte ’Show Must Go On’ şarkısını yazmaya başlarlar. Freddie Mercury, hastalıktan dolayı çok güçsüz durumda görünmektedir. Şarkının kaydının alınması sırasında kimsenin Freddie’nin şarkı söylemeye gücü olduğuna inancı yoktur. Freddie Mercury, şarkıyı seslendirir ve tarihin en iyi vokal performanslarından birini ölümüne yakın dünyaya bırakır. Queen grubunun en sevilen şarkılarından birisi ‘Show Must Go On’dur ama Freddie Mercury’nin ömrü seyirci karşısında canlı olarak bu şarkıyı seslendirmeye yetmemiştir.
9. Hayata Veda Edişi
24 Kasım 1991 yılında Freddie Mercury AIDS kaynaklı zatürre sebebiyle hayata veda etmiştir. Freddie Mercury’nin naaşı yakılmıştır çünkü Freddie, vasiyetinde bu şekilde olmasını istemiştir. Külleri ise 2 yıl boyunca eski kız arkadaşı Mary’de kalmıştır. Sonrasında ise ne olduğu hakkında bir bilgi yoktur. Mary Austin, onun mezar yerinin neresi olduğunu kimsenin bilmeyeceğini söylemiştir. Bu yüzden Freddie Mercury’nin mezarının yeri bilinmemektedir. Bu da Queen grubunun efsane adı Freddie Mercury’ye dair gerçekler arasında yer almaktadır.
10. Tüm Varlığını Mary Austin’e Bırakışı
Freddie Mercury, her ne kadar cinsel tercihini değiştirse de eski aşık olduğu Mary Austin’e hep bağlı kaldı. Birbirlerinin her zaman destekçisi oldular. Freddie Mercury öldükten sonra da vasiyetinde belirttiği gibi tüm malvarlığı Mary Austin’e kaldı. Freddie ve Mary’nin ilişkileri bittikten sonra bağları hiç kopmadı. Hatta Mary Austin’in ilk çocuğunun da vaftiz babası Freddie Mercury’dir. Freddie Mercury, Queen grubunun sevilen ‘Love Of My Life’ şarkısını da Mary Austin’e ithafen yazmıştır. Şarkıda Mary için hayatının aşkı olduğunu söylemektedir.
