İnsanlık Tarihinden En Çok Can Almış Kanlı Devrimler

Dünya tarihi boyunca pek çok toplum, çoğunluğu politik nedenler olmak üzere devrim gerçekleştirmiştir. Özellikle yönetim anlayışının artık çekilmeyecek bir hal alması, sosyal hakların değerini kaybetmesi, sosyoekonomik şartların yerle bir olması, açgözlülüğün arşa ulaşması, ideolojilerin ve dünya görüşünün farklı olması, hatta insan haklarının göz ardı edilmesi gibi sebepler, toplumları bezdirmiş ve bu gidişatı değiştirmek için devrim gerçekleştirmeye itmiştir. Bilinir ki her devrim, beraberinde önemli kayıplar getirir. İşte bu kayıpların meydana geldiği insanlık tarihinden en çok can almış kanlı devrimler… İyi okumalar!

1. İngiliz Devrimi (1642-1651)

İnsanlık Tarihinden En Çok Can Almış Kanlı Devrimler

İngiliz devrimi, İngiltere tarihindeki ve modern tarihteki ilk devrim niteliğindedir. Kraliyet taraftarları ve Parlamenter yanlıları arasında politik görüşlerin ayrılığı sonucunda gerçekleşmiştir. Devrimden sonra krallık rejiminin etkisi büyük ölçüde azalmıştır. Parlamenter yanlılarının çabaları sonucunda milis kuvvetler yerini düzenli orduya bıraktı. Bu devrim sonucunda, I.Charles yönetimi devrildi ve yerine cumhuriyetçilerin yönetimi gelmiştir. Bu mücadeleye Galler, İrlanda ve İskoçya bölgesi de katılmıştır. Bu katılımla yönetimin ortak bir yönetime dönüştürülmesine karar verildi. Yaşanan iç savaş ve kanlı mücadeleler sonrasında Kral I. Charles yargılandı ve idam edildi. Oğlu II. Charles ise sürgüne gönderildi.

2. Amerikan Devrimi (1775-1783)

İnsanlık Tarihinden En Çok Can Almış Kanlı Devrimler

Amerika’da 13 İngiliz kolonisinin Büyük Britanya İmparatorluğuna karşı verdikleri bağımsızlık savaşı olarak tarihte yerini almıştır. Ağır vergiler ve düşük hayat standartları sonucunda koloniler birleşmiş ve imparatorluğa karşı gelmişlerdir. Fransa’nın İngilizlere kaptırdığı bu koloniler, bu süreçte yine Fransızlar tarafından büyük bir para, cephane ve silah desteği görmüştür. Aynı zamanda Fransa, Britanya’ya karşı duran koalisyonları desteklemiş ve asker göndermiştir. Yaşanan bu bağımsızlık mücadelesinde iki taraftan da toplam 100.000 kadar insan yaşamını yitirmiştir. Yorktown savaşında tüm bu destekler karşılık bulmuş ve Paris antlaşmasıyla bu mücadele 1783 yılında başarıyla sonuçlanmıştır.

3. Fransız Devrimi (1789-1799)

İnsanlık Tarihinden En Çok Can Almış Kanlı Devrimler

Fransız İhtilali (1789-1799), mevcut mutlak monarşiye ve Katolik kilisesinin baskılarına karşı yapılmış bir bağımsızlık savaşıydı. Değişen toplumsal düzenle, kültürleşme, aydınlanma, sosyal haklar, açlık, kıtlık gibi nedenlerle halkın bilinçlenme hareketi sonucunda sarayın, elit kesimin ve kilisenin karşısında haklarını arayan, kültürlü ve insanca yaşamak isteyen halk ve burjuvalar vardı. Oldukça sert mücadelelerin yaşandığı bu süreç sonucunda monarşi yıkıldı ve yerine cumhuriyet kuruldu. Önce tüm Avrupa’nın, sonra da dünyanın toplumsal yapısını değiştiren Fransız Devrimi, uğrunda pek çok canın yitirildiği, toplum ve insanlık tarihinden en çok can almış kanlı devrimler arasından biridir.

4. Rus Devrimi (1917)

İnsanlık Tarihinden En Çok Can Almış Kanlı Devrimler

Rus devrimi, 1917 yılında Çarlık Rusyası’nın yıkılıp yerine Sovyetler Birliğinin kurulmasını içeren devrimdir. Rus halkı, askerler dahil herkes savaşın etkilerinden bunalmıştı. Ortamda hem ekonomik hem de siyasal anlamda bir istikrarsızlık hakimdi. Protesto gösterileri için çıkılan sokaklarda binlerce insan hükümetin sert müdahaleleriyle hayatını kaybetti. Liderliğini Vladimir Lenin’in üstlendiği Bolşevikler, halk tarafından kötü ekonominin gidişatına dur demek için bir umut olarak görüldü. 24-25 Ekim devriminde Bolşevikler yönetimi devraldı ve Sovyetler Birliği kuruldu. Daha sonra da I. Dünya savaşından çekildiklerini ilan etti. Bu süreçte milyonlarca insanın yaşamını kaybettiği bilinmektedir.

5. Alman Devrimi (1918-1919)

İnsanlık Tarihinden En Çok Can Almış Kanlı Devrimler

1918-1919 yıllarında öncüsünün Frederich Ebert’in olduğu bu devrim, anayasal monarşiden parlamenter demokrasiye geçiş sürecini simgelemektedir. Birinci Dünya Savaşından hezimetle ayrılan Almanya İmparatorluğu, koşulsuz imzaladığı Versay antlaşmasıyla büyük bir buhranın içindeydi. Alman halkı yenilginin verdiği gerilim ve ağır ekonomik sıkıntılar sebebiyle, eski Alman İmparatorluğu’nun yerine bir cumhuriyet rejimi kurmak istiyordu. Sosyalist Rusya’dan etkilenen Almanya, yine bu rejimi kurmak için mücadeleye girişti. 9 ay bir hafta süren bu kanlı iç çatışmalar, yönetim biçimi parlamenter demokrasi olan Weimar Cumhuriyetinin iktidara gelmesiyle son buldu.

6. Küba Devrimi (1953-1959)

İnsanlık Tarihinden En Çok Can Almış Kanlı Devrimler

Küba devrimi süreci, 26 Temmuz 1953 yılında Moncada kışlasında başlar, 1 Ocak 1959’da Batista’nın devrilmesi ve Che Guevera, Fidel Castro ve Raul Castro liderliğindeki isyan liderlerinin yönetimi devralmasıyla sona erer. Küba’nın tüm kaynaklarının ve kontrolünün ABD’nin elinde olması, büyük yolsuzlukların dönmesi, kapitalist sistemin ağır yükü, uyuşturucu, fuhuş ve kelimenin anlamıyla adanın bir günah adasına dönüşmesi verilen mücadelenin baş nedenleridir. Tüm dünya tarafından bu mücadele, bir ilham kaynağı ve büyük bir başarı hikayesi olarak görülür. Uğrunda on binlerce canın yitirilmesi insanlık tarihinden en çok can almış kanlı devrimler içerisinde iz bırakan mücadelelerden biridir.

7. Meksika Devrimi (1876-1910)

İnsanlık Tarihinden En Çok Can Almış Kanlı Devrimler

20. yy’da yaşanmış en kanlı devrimlerin ilki olan Meksika Devrimi, Porfirio Diaz’ın diktatörlüğünü devirmek için başlatılmıştır. O döneme göre ülkenin %80’lik kısmını köylüler oluşturuyordu ve büyük bir krizle boğuşuyordu. Burjuvazilerin bu krize ve diktatörlüğe çare olarak Madero’yu göstermesi, devrimin başlama sebeplerindendir. Bunların sonucunda Madero, serbest seçim ve diktatör karşıtı söylemleri nedeniyle tutuklanır. Tutukluluk süresinde tekrar seçimi zorla kazanan Diaz, şartlı olarak Madero’yu serbest bırakır. Madero’da ülke dışına kaçarken halkı isyana teşvik eder. Oldukça kanlı ve şiddetli çatışmaların yaşandığı bu devrim sonucunda Diaz yönetimi son bulmuş ve Madero yönetimi devralmıştır.

8. Haiti Devrimi (1791-1804)

İnsanlık Tarihinden En Çok Can Almış Kanlı Devrimler

Haiti devrimi, Afrika kıtasındaki en başarılı köle isyanı olarak tarihe geçmiştir. Haiti önceleri bir Fransız sömürgesiydi ve eski adı Saint-Domingo’ydu. Kölelik dönemi süresince yüzlerce ayaklanma olmuştu fakat tek başarılı olan isyan Haiti devrimidir. Nedeni ise ülkenin tamamen özgürleşmesi ve siyahiler tarafından yönetilen ilk cumhuriyet olmasıdır. İsyan 1791 yılında kölelerin şeker kamışı tarlalarını yakması ve 2000 kadar beyazı öldürmesiyle başlar. Devrim sırasında yüzbinlerce siyahinin ve Fransız askerlerinin ölmesi, yaşanan olayların ne kadar şiddetli geçtiğinin göstergesidir. Fransız devrimi dönemlerinde yaşanmış olması devrimin büyük başarısının gölgede kalmasına neden olmuştur.

9. Avrupa Devrimleri (1848)

İnsanlık Tarihinden En Çok Can Almış Kanlı Devrimler

Bu devrimler, 1848 yılında Avrupa’nın birçok ülkesinde etkili olan devrimler topluluğudur. Genel nedenleri olarak tamamlanan Sanayi Devrimi sonucunda Avrupa şirketleri zenginleşmiş, işçi sınıfı ise bu zenginlikten bir pay alamamıştı. Üstelik içlerinde bulundukları berbat koşullar, sağlıksız ortam, uzun süreli çalışma saatleri devrimleri ateşleyen nedenlerin başlarında gelir. Avrupa’nın önemli şehirlerinde işçiler, öğrenciler, zanaatkarlar sokaklara barikatlar kurar ve birer sokak savaşçılarına dönüşürler. Nerdeyse tüm Avrupa’ya yayılan ve Avrupa’yı yangın yerine çeviren devrimler sonucunda işçi sınıfının hakları genişletildi, yeni haklar tanındı, sosyal hukuk kavramı doğdu ve sosyalist akımlar güçlendi.

10. Çin Devrimi (1911)

İnsanlık Tarihinden En Çok Can Almış Kanlı Devrimler

Çin devrimi, 2000 yıllık Çin hanedan sisteminin sona erip yerine cumhuriyetin kurulması yönünden insanlık tarihinde önemli bir yere sahiptir. 1644 yılında kurulan Qing Hanedanı 1911’e kadar Çin’de yönetimdeydi. Fakat kılıç zoruyla yönetimi ele alması nedeniyle Han Çinlileri tarafından yabancı bir hanedan olarak görülüyordu. Değişen dünyayla, Avrupalı tüccarların Çin pazarında söz sahibi olmasıyla, geleneksek yönetimin, uygulamaların ve ordunun artık Çin’i koruyamayacağı gerçeğiyle halk, mevcut otoriteye baş kaldırmaya başladı. Beraberinde yönetime karşı birçok devrim hareketi oluştu. Bu devrimler sonucunda 2000 yıllık hanedan sistemi yıkıldı ve yerine cumhuriyet sistemi getirildi.

Mobil sürümden çık