Yazdıklarıyla okuyucularının hayatında büyük değişimler yaratan yazarların ilham kaynakları neler, hiç merak ettiniz mi? Kimisi yüzünü ölü gibi göstererek yeşile boyamadan yazamıyor, kimisi eldiven olmadan sokağa çıkamıyor, kimisi de yürürken sol tarafından kimsenin yürümesini istemiyor. Hatta yaşadıkları her şey onların ilham kaynağı olabiliyor. Daha fazlasını öğrenmek için akıl almaz alışkanlıkları ile dünyaca ünlü yazarların bilinmeyenlerine doğru keyifli bir yolculuğa ne dersiniz?
1. Honoré de Balzac
Fransız Edebiyatının önemli yazarlarından olan Balzac için kahve tüketimi oldukça akıl almazdı. Bir günde yaklaşık olarak 50 fincan kahve tüketiyordu. Kahve yaptıracak birini bulamadığında ise kahve çekirdeği çiğnediği söylenmektedir. İlginç olanı ise kahve tutkunu Balzac’ın ölüm nedeni aşırı kafein tüketimiydi. Balzac’ın bir diğer sıra dışı alışkanlığı ise yazarken kesinlikle mum bulundurmasıydı, gündüz olsa bile mutlaka bir mum yanardı. Belirlemiş olduğu sözcük sayısını tamamlayamadığında yazı yazmayı bırakmaması bir diğer özelliğiydi.
2. Charles Dickens
İngiliz edebiyatının önemli yazarlarından Charles Dickens, saçları konusunda oldukça sıra dışı bir alışkanlığa sahipti. Saçları mükemmel olmalıydı. Sürekli saçlarını tarar ve her bir telinin yerinde olmasını isterdi tüm gün boyunca takıntılı bir şekilde saçını tarardı. Ayrıca uğur getirdiğine inandığı için her şeye üçer defa dokunurdu. Uyumakta zorlanan yazar yatağının tam ortasında yatar ve yatağının başı kuzeye çevrili olmadan asla uyuyamazdı. Yazılarını mavi renk kağıtlarının üzerine yazar mürekkebi de aynı renkte mavi kullanırdı.
3. Friedrich Schiller
Dünyaca ünlü yazarların akıl almaz alışkanlıkları listemizde dikkat çeken Alman dram yazarlarından Friedrich Schiller, çalışma masasının çekmecesinde daima bir elma bulundururdu. Çekmecesinde bulundurduğu elmaları ise çürümeye bırakırdı. Bu durum yakın arkadaşı Goethe’ye oldukça tuhaf gelirdi. Schiller ise çürük elma kokusunu sever ve yazı yazarken ona ilham verdiğini söylerdi. Yazılarını çoğunlukla geceleri yazardı. Yazarken uykusunun gelmesini önlemek için de ayaklarını soğuk suya sokardı.
4. Victor Hugo
Fransız edebiyatının önemli yazarlarından Victor Hugo, yaşlanmaya karşı oldukça takıntılı bir yazardı. Bu yüzden vücudunun diri kalması için her sabah buzlu su ile duş alırdı. Sesinin güzelleşmesi için de çiğ yumurta içerdi. Beğenilme arzusu olan yazar, beğenilmemekten korkardı. Aynada kendini inceler saçlarını her gün berbere düzelttirir ve şık giyinirdi. Yazarken dikkatinin dağılmasını istemeyen Hugo, dışarı gezmeye çıkmamak için salı günü hariç kıyafetlerini dolaba kilitlerdi.
5. Hüseyin Rahmi Gürpınar
Türk edebiyatına oldukça önemli eserler bırakan Şıpsevdi, İffet, Kuyruklu Yıldızın Altında gibi eserlerin sahibi natüralist yazarlardan Hüseyin Rahmi Gürpınar, eldivenleri olmadan dışarı çıkmazdı. Yaşamı boyunca yaz kış eldiven ile sokağa çıkmıştır. Bu sıra dışı davranışının nedeni mikrop kapıp hasta olması korkusundan kaynaklıydı. Eldiven takmadan dolaşan insanları çok cesaretli bulurdu. Bir diğer alışkanlığı ise örgü örmeyi çok severdi. Avrupa’dan örgü modelleri getirir ve tığ ile örgü örerdi.
6. Edgar Wallace
İngiliz edebiyatının önemli isimlerinden Edgar Wallace, genellikle dedektif romanlarıyla bilinmektedir. King Kong’un yaratıcısıdır. Dönemin önemli filmlerinde senaristlik yapmıştır. En ilginç alışkanlığı ise yazmadan önce işçi tulumu giymesiydi. Yazılarını genellikle gece yazardı. Tulumunu giydikten sonra yazarken hava akışının olmadığı cam paravanlarla örtülü odasındaki masanın başına geçer ve bol şekerli çayını içip yazardı.
7. Tevfik Fikret
Türk edebiyatının önemli yazarların Tevfik Fikret, Servet-i Fünûn dergisi ile yeni bir edebi hareketin başlatılmasını sağlamıştır. Önemli yazarın sıra dışı alışkanlıklarından birisi, dört mevsim buzlu su içmesidir. Dışarı çıktığı zamanlarda şemsiyesini yanından eksik etmezdi. Şemsiyesini karşılamak istemediği kişilerden kaçınmak için kullanırdı. Yürürken arkadaşlarının sağ tarafından yürümelerini isterdi, nedeni sorulduğunda ise kalbini göstererek “Orada Nazime var.” diye cevaplardı.
8. Vladimir Nabokov
‘Meşhur olan Lolita, ben değilim. Ben adı telaffuz edilemeyen gizli, çok çok gizli romancıyım.’ Lolita eseri ile dünyaca tanınan ve filmlere konu olan romanın yazarı Vladimir Nabokov, Rus asıllı Amerikan yazardır. Yazarın ilginç alışkanlığı, yazılarını park halindeki arabasında yazardı. Yazılarının birçoğunu arabasında yazardı. Vladimir eşiyle gezintiye çıktığı zamanlarda bile yazmayı bırakmazdı. Eserlerinin her paragrafını küçük kartlara yazar ve düzenli bir şekilde bu kartları saklardı. Sonra da kitaplarında yer verirdi.
9. Thomas Stearns Eliot
ABD doğumlu İngiliz şair Thomas Stearns Eliot, oyun yazarı ve edebiyat eleştirmeni 1920’lerin başından yüzyılın sonlarına kadar İngiliz ve Amerikan kültürünü önemli ölçüde etkilemiştir. Modernist şiirin en önemli isimlerinden biridir. “Yaşamak için sanat” diyen Şair ekspresyonisttir. 1948’de Nobel edebiyat ödülünü kazanmıştır. Şairin şiirlerini yazmadan önce oldukça sıra dışı bir alışkanlığı vardı. Şair yüzünü yeşil pudrayla boyar ve öyle yazardı.
10. Virginia Woolf
Virginia Woolf tüm zamanların en iyi 100 yazarı listesinde yer alıyor! Virginia, manik-depresifti. Hastalığının manik döneminde aralıksız 48 saat konuştuğu rivayet edilmektedir. Genellikle aldığı ilaçlar yüzünden yaşamının çoğunu yatarak geçirmiştir. Erkeklerle romantik ilişkiler yaşasa kadınlara karşı olan ilgisini fark etmiştir. Ergenlik döneminde kendisinden on yedi yaş büyük olan aile dostu Violet Dickinson’a tutkulu bir şekilde aşk besliyordu. Virginia, Violet Dickinson’a şifreli ve cinsel arzularının yoğun olduğu bir mektup yazmıştır. Yazarken çoğunlukla ayakta yazmayı tercih ederdi.
