Oyuncaklar, belirli yaş aralığındaki çocukların gelişimi için çok önemli rol oynamaktadır. Oyuncaklar, günlük yaşam için temel beceriler kazandırırken, sosyal, zihinsel ve motor kas gelişimi için de çok önemlidir. Özellikle bilişsel, fiziksel ve psikolojik gelişim için tercih edilen oyuncaklar, hayal güçlerinin sınırlarını zorlamaktadır. Renk, ses ve ışık gibi uyarıcıları ile dikkati üzerine çekerken çocuğun konuşma ve taklit yeteneğini de geliştirir. Oyun sırasında çocuk, kendi dünyasını yaratma özgürlüğünü kazanırken problem çözme yeteneğini de güçlendirmiş olur. Problem çözen zihin giderek gelişir ve yaratıcılığın kapıları sonuna kadar açılır. Biz de sizlere efsane olmuş 90’lı yıllara damga vuran oyuncaklar hakkında nostaljik bir içerik hazırladık. Keyifli okumalar!
1. Sanal Bebek Tamagotchi
Sanal bebek olarak da ülkemizde bilinen ve dijital ekranda hayat bulan bu oyuncak, bakımını üstlendiğimiz bir bebeği ve onun gelişimini anlatmaktadır. Bu oyuncak, bir bebeğin temizliğinden yeme içmesine kadar insana sorumluluk duygusunu veren bir materyaldir. Oyuncağın hikâyesinde ise uzaylılar dünyaya bir yumurta bırakmıştır; amaçları dünyadaki yaşamı ve insanları takip etmektir. Sanal bebek bu yumurtadan doğar ve gelişimini sağlamaya başlar. Bu oyun aslında bir hikâye mantığı ile hazırlanmıştır ve 8 yaş üzeri için uygundur. Yıllar içerisinde değişime uğrayan oyuncağın temel mantığı bir bebeğin bakımı ile aynı anlayışa sahip olmasıdır. Bu oyuncak, 90’lı yıllara iz bırakmış ve o yıllara damga vuran efsane oyuncaklar arasında kendine yer bulmuştur.
2. Barbie Bebekler
Gencinden yaşlısına kadar birçok insanın hafızasında hep aynı oyuncak kalmıştır: Barbie… Oyuncağı materyal olarak tasarlayan kişi Ruth Handler’dir. Handler, oyuncağı üretirken küçük bir kızın büyüdüğünde olmak istediği her şeyi olabileceğini anlatmak için yani kadınların kaderinin sadece evden ibaret olmadığını anlatmak için bu materyali tasarlamıştır. İyi de bir gözlemci olan Handler, kızının yetişkin kadın bebekleriyle oynamayı daha çok sevdiğini görmüştür. Güçlü kadın figürünü ortaya koyan bu oyuncağa ise kızının adı olan Barbie adını vermiştir ve gerçeğe çok yakın üç boyutlu bebekler tasarlamaya başlamıştır. Çeşitli aksesuarlarıyla birlikte düşündüğümüz zaman ciddi maliyeti ve satışı olan bir oyuncak haline gelmiştir. İlk piyasaya çıkışı ise 1959 olarak bilinir ama asıl satış patlamasını 90’lı yılların hemen başında yapmıştır.
3. Tetris
Tetris oyuncağı, SSCB zamanında Aleksey Pajitnov tarafından geliştirilmiştir. Özellikle bulmaca ve zekâ oyunları çözmeyi çok seven Pajitnov, insanlar eğlensinler ve kaliteli zaman geçirsinler diye hazırladığı bu oyuncağı, aslında Pentomino isimli bir oyuncaktan esinlenerek ortaya koymuştur. Zamanla İngiltere ve Amerika’da oyun popüler olarak yayılmaya başlamıştır. Uzun süre oynayan insanlar üzerinde yapılan araştırmalarda halüsinasyon etkisiyle algı değişimleri görülmüştür. Oyun gökten yere düşen ve yer çekimiyle zemine inen cisimlerin birleştirilmesi mantığı ile hazırlanmıştır. Tetris, el atarisi ve oyun konsollarında ilk sıralarda yerini alarak, 90’lı yıllara damga vuran yaş fark etmeksizin efsane oyuncaklar arasında herkesin ilgisini çekmiştir.
4. Topaçlar
Topaç oyuncağı, 8. yy’da Hitit kabartmalarında da görebildiğimiz bir oyuncaktır. Antik Yunan’da ve Roma’da topaçların oynandığı bilinmektedir. İngiltere, Fransa, Çin gibi ülkelerde çeşitli amaçlarla üretilen topaçlar, Anadolu’da değişik isimlerle anılmıştır. Ağaçların elle yontulup tornadan geçirilerek şekillendirilmesi ve devamında boyanması ile yapımı tamamlanır. Koni şeklinde olan topaçların ucu sivridir ve dikey bir eksen etrafında dönmektir. Daireler çizerek dönmeye başlayan topaç, sürtünme etkisi bitince dönmeyi bırakır. Oyuncak hazırlanırken esinlenilen hareket, gök cisimlerinin kendi etrafında dönmesi ile oluşmuştur. Nesilden nesile aktarılan bu oyuncak, kuşaklar arasında adeta bir iletişim aracı haline gelmiştir. Genellikle gürgen ağacından yapılan topaçlar, her yaştan insanın hala ilgiyle takip edip oynadığı bir oyuncaktır.
5. Stres Yayı
Stres yayı olarak bilinen bu oyuncak tesadüf eseri bulunmuştur. Mühendis Richard James bir gün elinden yayları yere düşürür ve yayların yüzey üzerinde hareket edip zıplaması onu çok etkiler. James, bu hareketten sonra oyuncağı tasarlamaya başlar. Patentini almasıyla milyonlar satan bir oyuncak haline gelmiştir. Stres yayı, sarmal yaylı bir oyuncak olarak tanımlanmıştır. Genellikle bir ucundan tutulur ve diğer ucu havada serbest bırakılır. Yayın aşağı yukarı hareketliliği ve bir süre sonra hareketsiz kalması ile başlayan oyun, yayın yere serbest bırakılması ile son bulur. 1945 yılından sonra popüler olan oyuncağın rahatlatıcı ve zevkli bir yönü vardır. Çok hızlı şekilde hareket ederek, yerçekimine meydan okuyan efsaneleşmiş bir oyuncaktır.
6. Solo Test
Solo test oyuncağının 17. yüzyılda Solo Noble tarafından icat edildiği öngörülmektedir. Psikolog Alfred Binet tarafından geliştirilen Solo, her piyonu birbirinin üzerinden atlatma mantığı ile en sona en az piyonun bırakıldığı bir oyundur. Piyonların merkezdeki deliklere yerleştirildiği ve bütün deliklerin doldurulduğu Solo oyununun birçok ülkede farklı versiyonları vardır. İngiltere’de 32 iken, Avrupa’da 36 piyon ile oynanır. Oyun içerisindeki hamleler birer zekâ ürünüdür ve puan tablosu 0 ile 200 puan arasında değişmektedir. Her hamlesinde mantıklı düşünme gerektiren bu oyun her yaş aralığındaki kişiler için uygundur. 1 piyon kalırsa bilgin, 2 piyon kalırsa zeki, 3 piyon kalırsa kurnaz gibi test sonuçlarının çıktığı dikkat ve yoğunlaşma gerektiren bir oyundur.
7. Su Maymunu
Bitkilerin yetişmesi maksadıyla üretilen daha sonra çocuklar için oyuncak sektörüne pazarlanan su maymunu olarak da bilinen bu oyuncak, sevimli olduğu kadar da zehirlidir. Asıl adı Kristajel’dir. Büyüyen su topları ve bio-gel isimleriyle de bilinir. Poliakrilamid asit içeren bu oyuncak, suyla temas ettiği zaman 300 katı büyüklüğüne ulaşır. Bazı çocuklarda sevimliliğinden dolayı şeker gibi yutulmasından kaynaklanan ciddi alerjik belirtiler göstermiştir. Ölümcül riskleri göz önüne alınınca bazı ülkelerde satışı dahi yasaklanmıştır. Sıkıca kavrandığı zaman parçalanan su maymunu, su dışında pirinç, şeker kamışı ve bazı tarımsal ürünlerle beslenir. Doğurma özelliği yoktur; ılık su ile temas edince büyüyebilir. Madde özelliğinden dolayı bünyesine sıvı alabilmektedir.
8. Atari
Atari, 1972 yılında ABD merkezli bir video oyunu şirketi olarak kurulmuştur. Atari kelimesi Japonca’da hedeften vurmak anlamına gelmektedir. Joystick denilen sistemle kontrol edilen ve televizyona bağlanıp oynanabilen, içerisinde birden fazla oyunu barındıran bir çip sayesinde eğlencenin ve heyecanın sürekli arttığı bir oyuncaktır. Türkiye’de 1985’ten sonra aktif bir şekilde evlerde oynanmaya başlanmıştır. Göz bozuklukları, ellerde karıncalanma ve su toplanması gibi birçok şikâyetlere sebep olsa da saatlerce oynayanları ekran başında tutmuştur. Konsol oyunu olarak bilinen Atari, akıllı telefonların yaygınlaşmasıyla birlikte popülerliğini yitirmiştir. İçerisinde retro oyunlardan 90’lı yıllara damga vuran Super Mario gibi efsane oyunlara yer vermiştir.
9. Taso
Taso oyuncağının temeli 1920 ve 1930’lara dayanmaktadır. Hawaii’nin bir adasında, öğrenciler arasında oynanmaya başlamış bir oyundur. Disk şeklinde üretilen bu oyuncak, hafif malzemeden ve kolayca dönebilen bir eğim ile tasarlanmıştır. Genellikle plastikten veya alüminyum malzemeden yapılan Taso oyununda basit bir mantık vardır. Yere konan tasolar, çeşitli hareketlerle onu çeviren kişinin olmaktadır. Özellikle el becerisinin ön plana çıktığı bu oyunda mantık, herkesin favori olarak seçtiği taso ile yerdeki tasoların çevrilmesi üzerine kuruludur. Tasoların üzerinde değişik karakterler yer almaktadır: Looney Tunes, Star Wars ve Pokemon… Pokemon tasolar özellikle 90’lı yıllarda popüler hale gelmiştir. Genelde çizgi film karakterlerinin yer aldığı tasolar çok beğenilmiştir.
10. Misket
Fransa’da 1910 yılında Petanque adıyla bilinen bu oyuncak, ülkemizde misket, bilye, cicoz, cilli, cıncık, garit ve mile adlarıyla da bilinir. Bu oyuncağın temeli antik tarihe dayanmaktadır. Doğadaki yuvarlak nesneler ne kadar uzağa atılabilir düşüncesiyle çeşitli denemelerden sonra bugünkü haline ulaşmıştır. 18. yüzyılda mermer malzemeden yapılan misketler, günümüzde genellikle cam veya demirden yapılmaktadır. İçerisinde cam başta olmak üzere demir, kemik ve çeşitli maddeler bulunur. Beyaz renkli misketlere kemik adı verilmiştir. Oyunun asıl amacı yuvarlanan misketi başka bir misket ile çarpıştırmaktır. Oynanan bu oyunlara tumba, üçgen, mors ve kuyu gibi isimler verilmiştir. İki kişi veya gruplar halinde oynanan keyifli bir oyundur.