Su Aygırları Hakkında Az Bilinen İlginç Bilgiler

5 dk okuma süresi


Doğa belgesellerinin favori konularından biri olan su aygırları boyutları ve ağırlıkları ile bilinir. Su aygırları karada yaşayan üçüncü en büyük hayvan türüdür. Sadece filler ve gergedanlar su aygırlarından daha büyüktürler. Her ne kadar otçul hayvanlar olsalar da söz konusu bölgeleri olduğu zaman aşırı koruyucudurlar ve her yıl yaklaşık 500 insanın ölümünden sorumludurlar. Bu durum da onları dünya üzerinde insanlardan sonra en ölümcül hayvanlar yapar. Bu içerikte sizler için devasa boyutlu su aygırları hakkında az bilinen ve ilginç bilgiler sıralandı. Keyifli okumalar!

1. İki Tür Su Aygırı Bulunmaktadır

Su Aygırları Hakkında Az Bilinen İlginç Bilgiler

Her iki tür de Hippopotamidae ailesinde sınıflandırılsa da iki farklı tür su aygırı bulunmaktadır. En çok bilinen yaygın ya da Nil su aygırı olarak bilinen cins amfibidir ve oldukça boldur. Sahra altı Afrika’daki su habitatlarında bulunurlar. Daha küçük ve oldukça az bilinen cüce su aygırı –Latince adıyla Choeropsis Liberiensis– vahşi doğada 2500 adetten daha az sayıdadır ve nesli tükenmekte olarak kabul edilir. Liberya ve Fildişi Sahili’ndeki yağmur ormanlarında yaşarlar. Cüce su aygırları on dokuzuncu yüzyıla kadar Batı Afrika dışında pek de bilinmiyordu. Oldukça az bilindikleri ve gece aktif olan canlılar oldukları için insanlar gizemlerini yirminci yüzyılda öğrenmeye başladı.

2. Yakın Akrabaları Yunuslar ve Balinalardır

Su Aygırları Hakkında Az Bilinen İlginç Bilgiler

Adları antik Yunanca’da “Nehirdeki At” olan su aygırlarının atlarla pek de ilgisi yoktur. Su aygırları tıpkı domuzlar, develer ve geyikler gibi çift parmaklı toynaklıların yanı sıra deniz memelilerini içeren Artiodactyla ailesine aittirler. Paleantologlar su aygırları ve balinaların yaklaşık 55 milyon yıl önce yaşamış ortak bir atalarının olduğuna ve o tarihlerden itibaren su aygırlarının ve deniz memelilerin evrim ağacında farklı yönlere gittiklerine inanmaktadırlar. Günümüzde bile su aygırları neredeyse tüysüz derileri ve su altında doğum yapma özellikleriyle deniz memelerini andırmaktadırlar. Bilim insanları su aygırlarının su altında hareket ederken, tıpkı yunuslar ve balinalar gibi ekolokasyonu kullanmalarını sağlayan tıklama sesleri çıkarttığına bile şahit olmuşlardır.

3. Su Aygırları Yüzemezler

Su Aygırları Hakkında Az Bilinen İlginç Bilgiler

Şaşırtıcı bir şekilde yaşamlarının çoğunu suda geçiren bu canlılar yüzemezler. Derin sularda batmalarını sağlayan kemik yoğunluğuna sahiptirler ancak sığ nehirlerde ve göllerde yürümek, koşmak veya zıplamak için mükemmeldirler. Kemikleri, optimum kaldırma kuvveti elde etmek için doğru miktarda ağırlık sunarak nehirleri ve göletleri onlar için mikro yerçekimini ortamına dönüştürür. Su aygırları su altında oldukça çeviklerdir ve karada da saatte yirmi dört kilometre hızla koşabilmeleri hakkında ilginç bilgiler arasında yer alır. İnsanların ortalama koşu hızının saatte 12 kilometre olduğu bilindiğinde hızları daha iyi anlaşılacaktır.

4. Ciltleri İçin Balıklardan Yardım Alırlar

Su Aygırları Hakkında Az Bilinen İlginç Bilgiler

Sulak yaşam alanlarında su aygırları ve balıklar simbiyotik bir ilişki içerisindedirler. Aralarında çiklit ve tekir gibi balıkların bulunduğu pek çok Afrika balığı su aygırlarının teninde ve ağzında oluşan ölü deriyi, yosunları ve parazitleri kemirerek temizlerler. Hakkında oldukça ilginç bilgiler bulunan su aygırları için patojen olarak değerlendirilebilecek bu etkenler balıklar için bir gıda kaynağıdır. Amerika Birleşik Devletleri’nde bulunan Cincinnati Hayvanat Bahçesi’nin meşhur su aygırı Fiona yaşam alanında bulunan tilapi balıklarından aldığı bu hizmetin devamlı olarak keyfini çıkarırken pek çok kez kameralara yakalandı.

5. Vücutları Kendi Güneş Kremlerini Salgılar

Su Aygırları Hakkında Az Bilinen İlginç Bilgiler

Su aygırları çoğu zaman kendilerini ter ya da kan sanılan pembemsi bir maddeyle kaplar. Bu maddelerin aslında kan veya ter ile yakından uzaktan ilgisi bulunmamaktadır. Söz konusu maddeler hipposudorik asit ve norhipposudorik asit adını alırlar ve su aygırının teninin güneşten korunmasını sağlarlar. Su aygırların teninde enfeksiyona yol açan Pseudomonas ve Klebsilla adını alan bakterilerin sebep olduğu enfeksiyonların engellenmesinde de büyük rol oynar. Salgıladıkları bu maddeler aynı zamanda su altında çok zaman geçirdikleri için tenlerinin su yüzünden buruşmasını da engellerken su dışında da aşırı kurumasını engellemektedir.

6. Timsahlardan Bile Tehlikelidirler

Su Aygırları Hakkında Az Bilinen İlginç Bilgiler

Su aygırları Afrika’da bulunan en tehlikeli memeli hayvandır. İnsanlar için fillerden veya aslanlardan bile daha tehlikelidirler. Kurbanları genellikle suyun altından saldırdıkları balıkçılar veya kanoculardır. Su aygırlarının insanların botlarını devirdikleri, insanları suyun derinliğine çektikleri ve muazzam bir kuvvetle ısırdıkları bilinmektedir. Çok kolay bir şekilde kemik kırığına ve ampute edilmiş uzuvlara sebep olabilirler. 2014 yılında Nijerya’da 13 kişi bir su aygırı sonucu yaşamını yitirmiştir. O kadar tehlikelidirler ki ki dünya üzerinde bulunan en ölümcül canlılardan biri olan Nil timsahı bile su içerisinde bir su aygırı gördüğü zaman bölgeyi hızlıca terk eder.

7. İnsanlar Tarafından Yıllarca Avlanmışlar

Su Aygırları Hakkında Az Bilinen İlginç Bilgiler

Homo Sapien’ler ve daha önceki atalarımız tarafından su aygırları besin ve araç gereçler yapmak üzere kemikleri için avlanmıştır. Bilinen en eski su aygırı kemiğinden yapılmış balta 1,4 milyon yıl öncesine aittir. Homo Erectus’ların şafağından beri su aygırı oldukça önemli bir besin kaynağı olmuştur. Arkeologlar Etiyopya içerisinde 700 bin yıl öncesine dayanan bir insan yaşam alanında üzerinde oyma ve yontma izleri bulunan su aygırı kemikleri bulmuşlardır. Antik Mısır’da da insanlar kutsal semboller yaparken yoğunluğunun fil dişinden daha fazla olması sebebiyle su aygırlarının dişinden faydalanmışlardır.

8. Gebelikleri Sekiz Ay Sürer

Su Aygırları Hakkında Az Bilinen İlginç Bilgiler

Tıpkı insanlar gibi dişi su aygırlarının da oldukça uzun bir gebelik süresi vardır. Hakkında pek çok ilginç ve az bilinen bilgiler bulunduran su aygırları yaklaşık 237 gün gebe kalırlar, bu da kabaca 8 aya eşittir. Karşılaştırma için, en uzun gebelik süresine sahip memeli 600 günün üzerinde yavrusunu karnında taşıyan fildir. Sperm balinaları ise yaklaşık 500 günle ikinci sırada yer alır. Su aygırları bir seferde yalnızca bir yavru doğurur. Buzağı yaklaşık bir yıl annesinin yanında kalacak, süt emerek büyüyüp güçlenecek ve daha sonra emmeyi bırakıp ve yerel bitki örtüsü ile beslenecektir. Bebek su aygırları 30 ile 50 kilogram arasında hayata gelmektedir.

9. Çok Eşlidirler

Su Aygırları Hakkında Az Bilinen İlginç Bilgiler

Su aygırların tek bir eşe kaldığı görülmemiştir ve tek bir erkek su aygırı yaşamı boyunca 10 farklı dişiyle çiftleşebilmektedir. Grubun geri kalanını yöneten baskın erkek su aygırı olduğundan ötürü genç erkeklerin üremek için bir dişiyi güvence altına alması oldukça zordur. Bir üreme mevsiminde baskın erkek gen havuzunu kontrol altında tutabilmek için genellikle birden fazla dişi ile çiftleşir. Su aygırları bölgelerine çok düşkün oldukları için yavrunun doğumundan itibaren diğer yavrularını rakip erkek su aygırlarından ve yırtıcı hayvanlardan koruyabilmek için kendi bölgelerine çekilirler. Bu bölge dışardan girmeyi düşünen her canlı için ölümcül tehlike barındırır zira hem erkek hem de işi su aygırları bölgelerini ölümüne korumaya çalışırlar.

10. Güney Amerika’da da Yaşarlar

Su Aygırları Hakkında Az Bilinen İlginç Bilgiler

Kolombiya Afrika dışında su aygırlarının vahşi doğada bulunduğu tek ülkedir. Uyuşturucu baronu Pablo Escobar, özel hayvanat bahçesi için bir erkek ve üç dişi su aygırı ithal etmişti. Ancak 1993 yılında ölümünden oldukça kısa sonra bu hayvanlar kendi başlarına bırakıldı ve terk edildi. “Kokain Su Aygırları” olarak adlandırılan bu canlılar Kolombiya’nın başlıca su yolu olan Magdalena Nehri’nden kaçtı üremeye başladı ve çoğaldı. Su aygırları kendilerini bol miktarda yiyecek bulunan, rekabetin ve kuraklığın olmadığı bir ortamda buldular. Haliyle ufak bir nüfus patlaması yaşadılar. 2034 yılına kadar 1400’ün üzerinde su aygırının Kolombiya’da yaşayacağı tahmin ediliyor.


Bu içeriğe ifadenle renk ver!

Beğen Beğen
45
Beğen
Mutlu Mutlu
16
Mutlu
Eğlenceli Eğlenceli
23
Eğlenceli
Üzgün Üzgün
0
Üzgün
Olamaz Olamaz
0
Olamaz
Kızgın Kızgın
3
Kızgın
Komik Komik
6
Komik
İlginç İlginç
9
İlginç

Yorum bırak