1. Anasayfa
  2. Yaşam

Küresel Bir Soruna Dönüşen Çevre Kirliliğinin Nedenleri


0

Çevrecilik adına hareketlenmeler aslında 1800lü yılların sonlarında Britanya’daki sanayileşme sürecine karşılık olarak başlamıştı. Ancak 1970lerde ozon tabakası krizinin ortaya çıkmasına dek gezegenin doğal yapısına zarar geldiğine dair hiçbir iddia toplumsal bir karşılık bulmadı. Fakat ozon tabakasına karşı önlemler alındığında çevre kirliliğinin de zamanla doğayı çürütecek bir problem olduğu fark edildi. Çevre kirliliği diğer pek çok doğa düşmanı sorunun arasında artık en büyüğü, üstelik “tedavisi” adına yapılan kayda değer hiçbir küresel hareket yok. BM İnsan Çevresi Konferansı 1972’de Stockholm’de düzenlendiğinden beri de güncel bir sorun olmaya devam ediyor. Sizler için hazırladığımız küresel bir soruna hızla dönüşen çevre kirliliğinin en önemli nedenleri listesiyle sorunun büyüklüğünü görebilirsiniz.

1. Kontrolsüz Nüfus Artışı

Küresel Bir Soruna Dönüşen Çevre Kirliliğinin Nedenleri

2018’de yapılan bir araştırmaya göre, mevcut çevre kirliliğinin %50’sinin 1980-2018 arasındaki süreçte oluştuğu ortaya çıkmış. Başka bir istatistik ise aynı sürecin, tarihte nüfus artışının en hızlı olduğu döneme denk geldiğini gösteriyor. Yani kontrolsüz nüfus artışı çevre kirliliği sorununun en büyük ve en temel sebebi. NATO’nun istatistiklerine göre önümüzdeki 40 yıl içinde nüfus artış hızı devletlerin en büyük problemleri arasına girecek çünkü toplam nüfusa 2 milyar insanın daha ekleneceğini hesaplamışlar. Bu da hali hazırda su olmayan bölgelerde su ihtiyacının %30 daha fazla olması ve kentsel bölgelerde barınmak isteyen kişi sayısına 3 milyar kişinin eklenmesi demek.

2. Çarpık Kentleşme

Küresel Bir Soruna Dönüşen Çevre Kirliliğinin Nedenleri

Nüfus artışıyla birlikte tetiklenen bir sorun olan hızlı ve düzensiz kentleşme, sorunun en büyük kaynağı Çin tarafından hiç umursanmayan bir konu diyebiliriz. Özellikle ağır sanayi bölgelerinde kontrolsüz şehirleşmeden dolayı artan hava kirliliği insan sağlığını tehdit edecek boyutlara ulaştığında Çin sorunu sosyal yaşamı bir süre yasaklayarak çözüyor. Otoyollar, etkinlik alanları kapatılıyor ve dışarı çıkma sınırlaması getiriliyor. Hava kirliliği “ölümcül” boyuttan “aşırı derecede tehlikeli” boyutlara indiğinde yasaklar kalkıyor ve filtresiz kömür üretimi devam ediyor. Özellikle Güney ve Güneydoğu Asya’da alının tüm önlemler Çin’e benzer şekilde geçici. Bu da kontrolsüz kentleşmenin yalnızca önünü açıyor.

3. Kimyasal Atıklar

Küresel Bir Soruna Dönüşen Çevre Kirliliğinin Nedenleri

Zincirin üçüncü halkasında ise küresel sanayide en üst sıralara oynayan ülkelerin fabrikalarının yarattığı kimyasal artıklar var. Kirlilik oluştuktan sonra uygulanan çözüm yöntemleri olmadığı gibi, kirliliğin oluşmaması için alınan önlemler de yok. 2010’da ABD’de yapılan bir araştırma 2025’de kıyılarda beklenen fabrika atığı miktarına dair bir tahminde bulunmuş. Araştırmanın tahmin ettiği sonuca ise 2018’de ulaşılmış bile. Çin’in atık miktarı geçen 8 yılda iki buçuk katına ulaşmış. 8 yılda küresel bir soruna hızla dönüşen kıyı atıkları çevre kirliliğinin en önemli nedenleri arasında doğayı en çabuk zehirleyeni. Çin’de pek çok nehirde canlı hayatı yok olmuş durumda ve bazı bölgeler zehirlenmeden dolayı 50 yıl süreyle tarıma kapatılmış.

4. Elektronik Atıklar

Küresel Bir Soruna Dönüşen Çevre Kirliliğinin Nedenleri

Zararlı atık sayısının artışından yalnızca fabrikalar sorumlu değil. Özellikle 90lı yıllardan itibaren köklü bir değişiklik geçiren tüketim alışkanlıklarının “hızla tüket, eski olanı at ve hemen yenisini al” biçimine bürünmesinin de büyük etkisi var. Elektrik ve elektronik endüstrisinin büyümesiyle ortaya çıkan hızlı eskitme yöntemleriyle üretilen elektronik cihazların artışı sorunun temel nedeni. Bu atıkların yalnızca %5’i geri dönüştürülebilmektedir. Kalan %95’i çöp yığınları arasında yeraltı su kaynaklarına ve toprağa cıva, kadmiyum, berilyum ve kurşun gibi ağır metallerin karışmasına sebep olarak toplum sağlığını tehdit etmekte. Buharlaşarak yağmur suyuna karışabilen kadmiyum, bir kez vücuda girdiğinde bir daha atılamıyor.

5. Asit Yağmurları

Küresel Bir Soruna Dönüşen Çevre Kirliliğinin Nedenleri

Yoğun endüstrinin bulunduğu ABD, Çin, Rusya ve Doğu Avrupa gibi bölgelerde ve bu bölgelerden rüzgarla taşınan komşu bölgelerde rastlanırlar. Asit yağmurlarının en temel sebebi atıklardan atmosfere yayılan kükürt dioksit, azot dioksit ve karbon dioksit gazlarıdır. Bu gazlar yağmurun ideal 5.6 pH değerini aşağıya çekerek suyun asidik değerini arttırırlar. Asit yağmurları akarsuların zehirlenmesine ve yüksek irtifadaki ormanların zarar görmesine sebep olurlar. İnsanlarda doğrudan göz çevresine ve solunum yoluyla akciğerlere zarar veren asit yağmurları, dolaylı olarak da tarım bölgelerinde zararlı gazları toprak tarafından emilmesine sebep olurlar.

6. Erozyon

Küresel Bir Soruna Dönüşen Çevre Kirliliğinin Nedenleri

İnsan kaynaklı nedenlerine odaklanacağımız erozyon ya da toprak kayması, yararlı ve işlenebilir toprakların aşınması, zarar görmesi ve yapısının bozulmasına sebep olmaktadır. Bitki örtüsünün tahribi, tarım ve yapılaşmaya elverişli olmayan bölgelerin kullanıma açılması ve elverişli olan bölgelerin kimyasal tarımla hızla toprak örtüsü kalınlığını kaybetmesi başlıca insan kaynaklı sebepleridir. Bu sebeplerin sonucunda nitelikli toprak yer altına inerken kayalar yüzeye çıkmaktadır. Türkiye dünyada insan kaynaklı erozyonun en çok görüldüğü ülkelerden biri. Kuzey Amerika kıtasının tamamına kıyasla erozyon miktarı tam 17 kat, Avrupa kıtasına kıyasla tam 6 kat daha fazladır.

7. Et Tüketimi

Küresel Bir Soruna Dönüşen Çevre Kirliliğinin Nedenleri

Et tüketimi, metan, karbon dioksit ve benzeri sera gazlarının salınmasına sebep olur. Bu gazların aşırı salınımı küresel ısınma ve dolayısıyla iklim değişikliğine doğrudan katkıda bulunur. Bunun yanında hayvancılık da atmosfere ciddi miktarlarda karbon dioksit salınımında pay sahibidir. İnek ve koyun gibi hayvanlar, yiyecekleri sindirirken büyük miktarlarda metan gazı üretirler. Aynı şekilde geviş getiren hayvanların ürettiği gübre de metan gazı salınımına katkıda bulunmaktadır. Gübrelerin pek çoğu azot bazlıdır ve atmosfere zararlı azot oksit emisyonları üretirler. Hayvancılığın kontrollü yapılması ve et tüketiminde israfı engelleme karbon ayak izimizi azaltmamız için fazlasıyla önemli iki faktördür.

8. Fosil Enerji

Küresel Bir Soruna Dönüşen Çevre Kirliliğinin Nedenleri

Fosil yakıtların sadece kullanımından doğan zararlar değil, çıkartıldıkları ve işlendikleri bölgelerdeki zararları da çevre kirliliği için büyük bir tehdittir. Araştırmalar çevre için önlem alınmayan pek çok kömür, petrol ve doğalgazın çıkarıldığı alanlarda devasa ve çoğunlukla geri dönüştürülmesi yıllar sürecek hasarlar tespit etmiştir. Dünyadaki her 10 ölümcül enfeksiyonun 9’unda fosil enerjinin yarattığı hava kirliliğinin etkisi bulunmaktadır. Ayrıca asit yağmurlarının etkilerinin artmasına sebep olmaktadırlar. Fosil enerjinin zararlarıyla baş etmenin en hızlı yolu rüzgâr türbini enerjisi, güneş enerjisi ve elektrik enerjisine geçiştir.

9. Sera Etkisi

Küresel Bir Soruna Dönüşen Çevre Kirliliğinin Nedenleri

Çevre kirliliğinin nedenleri arasında sera etkisi, küresel bir soruna ve etkiye dönüşen oldukça tehlikeli bir durumdur. Bir gezegenin atmosferinden gelen radyasyon etkisinin gezegenin yüzeyini yüksek sıcaklıklara çıkarması durumudur. Atmosferin koruma becerisinin yok sayıldığı durumda Dünya’nın başına geleceklerin bir minyatürüdür. Kimyasal tarım, orman tahripleri ve fosil yakıtların kullanımıyla atmosfere salınan sera gazları en büyük sebepleridir. Sera etkisi, buzulların erimesi ve elektronik çöplüklerdeki zararlı metallerin buharlaşarak havaya karışmasının en büyük sebebidir. Küresel ısınma ve iklim değişikliğinin arkasında yatan etkinin de adıdır.

10. İklim Değişikliği

Küresel Bir Soruna Dönüşen Çevre Kirliliğinin Nedenleri

İklim değişikliğini yukarıda saydığımız sebeplerin bir sonucu sayabiliriz. Çözümüyse yine aynı sebeplerin sebebin etkilerini azaltmaktan geçiyor. 2017’de yapılan bir ölçüme göre gezegenin ortalama sıcaklığı önceki yüz yıla kıyasla 0,7 santigrat derece yükselmiş. 1981-2010 yılları arasında Kanada’daki buzulların 1,3 milyon kilometrekare küçüldüğü gözlemlenmiş. 1950 yılından beri gezegendeki karbondioksit konsantrasyonu dikey biçimde hızla artıyor. Boğaziçi Üniversitesi’nin yayınladığı verilere göre 2030lu yılların sonu Türkiye için iklim değişikliği etkilerinin minimum zarar düzeyinde kaldığı son yıllar. Daha sonrasında kışları 4 derece ve yazları 6 derecelik devasa sıcaklık artışları bekleniyor. Kuzey Anadolu’daki yağışların ise hızla azalacağından endişelenmekteler. İklim Değişikliği, bir sonuç olduğu gibi doğuracağı yıkıcı etkilerden dolayı da çevre kirliliğinin hızla artmaya devam etmesi için bir neden olarak sayılıyor.

  • 0
    alk_lad_m
    Alkışladım
  • 0
    be_endim
    Beğendim
  • 0
    e_lendim
    Eğlendim
  • 0
    destekledim
    Destekledim
İlginizi Çekebilir