Dünyada yaklaşık 300 milyon insanın depresyonu deneyimlediği ve yetişkin insanların yüzde 15’inin depresyona maruz kalacağı istatiksel bir gerçek. Ancak depresyonla ilgili yanlış bilinen bilgiler bu hastalığa maruz kalan ya da geçiren insanlara yardım etmekten çok durumlarının daha kötüye gitmesini sağlayabilmekte. Bu bağlamda depresyon hakkında doğru bilinen ve hayati önem taşıyan hastalığın daha kötüleşmesine sebep olabilen yanlışlar bu içerikte incelendi. İyi okumalar!

1. Depresyon Bir Hastalık Değildir

Bilinenin aksine depresyon gerçek semptomları ve etkileri olan gerçek bir hastalıktır. Depresyon sadece geçici bir üzüntü nöbeti değil, gerçek bir akıl hastalığıdır. Depresyonun gerçek bir hastalık olmadığını belirten doğru bilinen yanlışlar depresyon hakkında geçici bir mutsuzluk yorumu yapmaktadır. Depresyon, kişinin düşüncülerini, duygularını ve eylemlerini etkileyen bir duygu durum bozukluğudur. Depresyon, bireyin günlük işleyişinde önemli miktarda sıkıntıya ve bozulmaya neden olarak önemli miktarda duygusal, sosyal, akademik ve mesleki zorluklara yol açabilir. Tedavisi için uzun bir süre gerekebilir ve üstesinden gelmek her zaman kolay değildir.

2. Depresyon Sadece Kadınları Ektiler

Depresyonun sadece kadınları etkilediğine dair yanlış kanı, erkeklerde depresyonun yaşanılmadığını düşündürür ki bu da bir safsatadadır. Erkekler, sosyal baskılar nedeniyle bunu kabul etme veya bildirmekte güçlük yaşıyor olabilirler ki bu durum da yardım alabilmelerini zorlaştırabilmektedir. Bazı erkekler depresyonu kendilerini zayıf veya daha az erkeksi gösterebileceğinden korkar. Depresyon erkeklerde kadınlardan daha farklı da yaşanabilir. Riskli davranışlarda bulunabilme olasılığı daha fazla olan erkeklerde depresyon madde kullanımı ya da intihar olarak sonuçlanabilir. Erkeklerde intihar etme oranı kadınlara göre yaklaşık dört kat daha fazladır.

3. Depresyon Ve Üzüntü Aynı Şeylerdir

Depresyon ve üzüntü arasında çok fazla fark bulunmaktadır. Depresyon ile üzüntüyü karşılaştırırken, semptomların süresini ve çözümünü hesaba katmak önemlidir. Üzüntü duyguları, potansiyel olarak haftalar, aylar ve hatta yıllar boyunca sürebilen depresif bir dönem kadar uzun sürmez. Üzüntü duyguları, özellikle zamanın geçmesi ve aile ve arkadaşların desteği ile kendi kendine çözülme eğilimi gösterirken, depresyon kendi kendine geçmez. Üzgün olan bireyler sadece üzüntü duygulularını yaşarken, depresyonlu olanlar kaygı, boşluk ve umutsuzluk gibi başka duyguları deneyimle eğiliminde olurlar.

4. Depresyon Genetiktir

Depresyon hakkında doğru olarak bilinen yanlışlar arasında ailesinde depresyon öyküsü olan herkesin bu durumu geliştireceği de bulunmaktadır. Depresyonun genetik bir bileşeni olduğu doğru olsa da bu çocukların kaderinde ebeveynleri gibi deneyimleyeceği anlamına gelmemektedir. Evet, depresyonun genetik özellikleri bulunmaktadır, ancak bu kalıtım özelliklerini sahiplenmek kişinin riskini ve duyarlılığını hastalığın gerçek gelişiminden daha fazla etkiliyor gibi gözükmektedir. Aile öyküsünün farkında olmak pratik olabilir ancak madde kullanımından kaçınmak, öz bakım uygulamak gibi depresyon riskini azaltan faktörlere odaklanmak, zaman ve enerjiyi daha iyi kullanmak anlamına gelebilir.

5. Depresyonlular Hayatları Boyunca İlaç Kullanırlar

Antidepresanların kullanım süreleri ağrı kesicilere ya da antibiyotiklere göre daha uzun olsa da yaşam boyunca kullanılmaları gerekmez. Bir kişinin depresyonunun şiddetine bağlı olarak değişen birçok farklı tedavi seçeneği bulunmaktadır. Ayrıca tek çözüm ilaç da değildir. Psikoterapi, depresyon için başka bir tedavi yöntemi olarak reçete edilebilir. Terapi, bir kişiyi depresif semptomları yönetmek için başa çıkma mekanizmalarıyla donatmaya ve eğitmeye yardımcı olabilir. Yeni başa çıkma becerileri edinmek, ilaç ihtiyacını potansiyel olarak azaltabilir. Her iki durumda da hayatınızın geri kalanında ilaca ihtiyacınız olacağı iddiasını destekleyecek hiçbir kanıt yoktur.

6. Depresyon Hakkında Konuşmak Onu Daha Kötü Yapar

Depresyon hakkında doğru bilinen ve tehlikeli yanlışlar arasında depresyonda olan bir bireyin semptomlarının göz ardı edilmesi ve onun hakkında konuşmamak da yer alır. Çünkü depresyon hakkında konuşmak hastanın semptomların üstesinden gelebilmesine yardımcı olur. Depresyonda olan insanlar kendilerini diğer insanlar için bir yük gibi hissedebilir ve sessizlik genellikle bu hastaların negatif etkilerini daha fazla hissetmelerine neden olabilir. Depresyonlu insanlarla konuşurken dikkat edilmesi gereken konu ise onları yargılamamak, desteklemek ve yalnız olmadıklarını hatırlatmak önemlidir.

7. Depresyon Kendi Kendine Geçer

Bilinenin aksine depresyon semptomları bir tedavi planı olmadan çok nadiren iyiye gider. Depresyonun semptomlarına değinebilmek için tedavi oldukça büyük önem taşır. Tedavi almadan depresyon aylar, hatta yıllar sürebilir ve kendine zarar verme davranışları ya da intihara kadar uzanabilir. Depresyon tedavileri oldukça etkilidir ve bireylerin günlük hayattaki işlevselliklerini iyileştirebilir. Aynı zamanda hastalara semptomlar ve diğer tetikleyiciler için başa çıkma stratejileri verebilir. Söz konusu stratejiler bireylerin ileriki dönemlerinde hayatlarını kolaylaştırıp, depresyon ile mücadelelerinde yardımcı olurlar.

8. Depresyon Zayıf Karakterin Göstergesidir

Depresyonun karakter ile hiç ilgisi yoktur. Depresyon bir karakter kusurundan değil, kimyasal bir dengesizlikten kaynaklanan zihinsel bir sağlık durumudur. Kişi depresyona girmeyi seçmez. Depresyon, yalnızca toplumun üzerine koyduğu damga nedeniyle bir zayıflık olarak görülür ve kişinin zihinsel, duygusal veya fiziksel gücüyle hiçbir ilgisi yoktur. Bu gibi önermeler depresyon hastalarının kendilerine daha az güvenmelerini, daha yalnız hissetmelerini ve kendilerini toplumdan dışlanmış gibi görmelerine neden olur ve bu durum onların yalnızca daha kötü hissetmelerine yol açar. Kimse depresyonda olmayı seçmez.

9. Depresyon Kafada Biter

Depresyon meşru bir zihinsel sağlık durumudur. Depresyon biyolojik, duygusal ve çevresel faktörlerden kaynaklanan gerçek bir akıl sağlığı bozukludur. Bozulmuş uyku düzenleri, yorgunluk ve ağrılar olmak üzere birçok fiziksel belirtisi vardır. Depresyonda olan birisi, semptomlarını basit bir şekilde hayal etmez ve onları çabucak çözemez. Depresyon hastası bireylerin kendi tempoların olduğunu, sağlıklı bir birey kadar işlevsel olamayabileceklerini kabul etmek gerekir. O tempoyu zorlamak, bir bireyi dışarı çıkarıp temiz hava alarak iyileşmesini beklemek hayal kurmak ile eşdeğerdir.

10. Depresyondan Ruh Halini Değiştirip Çıkılabilir

Depresyonun profesyonel bakım ile ele alınması gerekir. Depresyon hakkında doğru bilinen diğer yanlışlar arasında ondan “çık şu kafadan”, “kendine gel” gibi öneriler ile çıkılabileceği de bulunur ancak bu son derece yanlıştır. Depresyon bireyin kontrolünün ötesindedir ve daha büyük psikolojik, biyolojik ve sosyal faktörler tarafından yönlendirilir. Depresyon geliştirmek bir seçim değildir ve genellikle bir tedavi ondan kurtulmanın tek yoludur. Eğer siz veya sevdiğiniz bir kişi depresyon semptomlarından birini yaşıyorsanız tek yapmanız gereken bir profesyonelden yardım istemektir. Tedavinin ilk adımı yardım istemekle başlar.